Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi tarafından düzenlenen Ulusal Siber Güvenlik Çalıştayı Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde gerçekleşti. Millî güvenliğin önemli bir unsuru olan siber güvenlik alanında, yeni nesil siber tehditlere karşı etkili bir mücadele için organizasyon yapısı ve mevzuatta yapılması gereken iyileştirmelerin tartışıldığı çalıştayda uzmanların görüş ve önerileri de alındı. Çalıştayın açılış konuşmasını gerçekleştiren Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi Başkanı Dr. Ali Taha Koç konuşmasında dijital dönüşümle değişen siber saldırı türlerinden bahsederek, Türkiye Yüzyılı'nın dijitalin yüzyılı olmasının ülke olarak caydırıcı bir siber güç olunmasına bağlı olduğunun altını çizdi.
Konuşmasının başında Cumhurbaşkanı Sn. Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde inşa edilen Türkiye Yüzyılı’nın dijitalin de yüzyılı olacağını vurgulayan Başkan Koç, dijital çağın anahtar unsurlarından birinin siber güvenlik olduğuna değinerek, dijital geleceğin güvenlik temelleri üzerine inşa edilmesinin en temel ilkelerden biri olduğunu ifade etti.
Fiziksel ve dijital ortamın giderek iç içe geçtiğine dikkat çeken Başkan Koç, güvenlik mimarilerinin tekrar gözden geçirilmesi gerektiğini dile getirdi: “Fiziksel ortamın bir parçası olan insan, avatarı vasıtasıyla sanal evrenin de bir unsuru olabilirken, siber ortamın bir unsuru olan bağlantılı bir kalp pili veya mikroçip insan biyolojisine dahil edilebiliyor. Bu durum şimdiye kadar siber uzayla ilgili bilişim sistemi ekseninde ele alınan tüm tanımların bu tanımların üzerine inşa edilen güvenlik mimarilerinin ve üretilen politika ve stratejilerin gözden geçirilmesini gerektiriyor.”
Siber saldırıların %85’lik bir bölümünün insanı hedef alan sosyal mühendislik saldırılarından oluştuğuna dikkat çeken Başkan Koç; yeni nesil siber tehditlerle birlikte insana yönelik saldırıların daha da çeşitleneceğini, siber saldırılardan korunması gereken en kritik sistemin insan olacağını belirtti.
Siber güvenlik yönetişiminin bir hayat döngüsü süreci içerisinde güncellenmesi gerektiğini dile getiren Başkan Koç, siber güvenlik ekosisteminde yer alan aktörlerin rol ve sorumlulukları ile diğer paydaşlarla etkileşiminin belirlenmesinin, siber tehditlere karşı çevik, eş güdümlü ve etkin bir güç oluşturulması açısından iyi bir yönetişimin göstergesi olduğunu söyledi: “Siber uzayda yüzde yüz güvenlikten bahsetmek mümkün değildir. Ancak yönetişim yapısını oluşturan insan kaynağı, teknoloji, organizasyon yapısı, yasal düzenleme, ulusal ve uluslararası iş birliği boyutlarının her birinde atılacak doğru adımlarla siber saldırıların yıkıcı etkilerinden uzak durmak mümkündür.”
Dijitalleşmenin geldiği noktada çok boyutlu ve karmaşık bir karakter kazanan siber güvenlik kavramının yalnızca savunma bakış açısıyla değil; siber güç ve kapasite geliştirme, denetim ve siber suçlarla mücadeleyi de kapsayan daha geniş bir perspektifle ele alınması gerektiğine vurgu yapan Başkan Koç, Türkiye Yüzyılı’nın dijitalin yüzyılı olması için caydırıcı bir siber güç olunması gerektiğini söyledi: “Önümüzdeki süreçte ulusal siber güvenlik organizasyonunun, yeni hükûmet sisteminin yapısına uygun olarak, yeni nesil siber tehditlere karşı ulusal mukavemeti artıracak bütüncül bir yaklaşımla düzenlenmesi öncelikli hedeflerimizden arasında. Türkiye Yüzyılı’nın dijitalin yüzyılı olması caydırıcı bir siber güç olmamıza bağlı.”